Av. Mustafa ÖZKURT
Devlet ile insanlar arasında birtakım benzerlikler kurabiliriz. İnsana bir hastalık geldiğinde bünyesi gereken direnci gösteremeyince zayıflar. Bünye zayıfladığında daha önce kendini gösteremeyen mikroplar otaya çıkmaya başlar ve birden çok hastalık bünyeyi sarar. Devletlerde gücünü kaybettiğinde ortada olmayan problemler bunu fırsat bilip gün yüzüne çıkarlar. “Sözde Ermeni Soykırım” iddialarının tarihi geçmişine bakarsak bunun öyle bir vaka olmadığı Türk Milletine karşı belli hesapları bünyesinde taşıyan siyasi bir malzeme olduğu görülür. 1915 yılındaki “zorunlu iskan” TEHCİR olayı böyle bir şey olup, ABD ve Batının orkestra şefliğinde sahnelenen Türk düşmanlığının bir soncudur. Bu hükme varmamızın tarihi belgeleri elde mevcuttur. Tarihte kısa bir gezintiye çıkıp, gerçeğe bakalım.
***
*Osmanlı İmparatorluğunun 18. Yüzyıldan itibaren padişahların aşırı şahsi harcamaları ve liyakatsiz devlet adamlarının göreve getirilmesi sonucu ile yabancı devletlerden alınan yüksek faizlerle borçlanması yanında ekonomik dengeyi sağlamak için getirilen fahiş vergiler sonucunda sosyal yapıda önemli bozulmalar başladı. Zayıflayan imparatorluk bundan sonra girdiği savaş ve çatışmalar da başarılı olamadı ve büyük toprak kayıpları yaşadı. Osmanlının içine düşürüldüğü bu acziyete Çariçe II. Katerina‘nın torunu olan Rus İmparatoru I. Nikolay (1796-1855) “Hasta Adam” tabirini kullandı. Bu benzetme Avrupalılar tarafından da kabul gördü ve Hasta Adamın ölmesini hızlandırmak için el birliğiyle çalışarak topraklarını kendi aralarında paylaşma hesaplarına girdiler. Bu işte Rusya Avrupa’nın koçbaşı oldu. Balkanlar’daki Ortodoks mezhebine bağlı Osmanlı tebaası Rum, Bulgar, Sırp, Romenleri Osmanlıya karşı kışkırtmaya başladı. Balkanlar kaynayan kazana döndü. Rusya diğer taraftan Doğu Anadolu bölgemizde de önce Müslüman Kürtleri kullanmak istedi. Bunda başarılı olamayacağını anlayınca Hristiyan olan Ermenilere yöneldi.
***
1877-1878 tarihleri arasında cereyan eden 93 Harbi denen Osmanlı-Rus Savaşı Osmanlıda bir kırılma noktası oldu. Rusya, İngiltere, Fransa Osmanlıya karşı onu çökertmek için bir nevi işbirliğine giriştiler. Bunlar olurken ABD’de boş durmadı. ABD de yayımlanan gazete ve dergilerde Osmanlının Ermenilere zülüm yaptığı propagandası başladı. Akabinde Amerikan Senatosu’nda 1894 yılında ilk defa Ermenilerin öldürüldüğü iddiası gündeme getirilerek Osmanlı devleti kınandı. Bazı Amerikan basını bununla yetinmeyip, Osmanlı aleyhine her gün yalan haberler neşretmeye devam ettiler. ABD başkanı Woodrow Wilson’un desteğiyle Amerikan Senatosu’na ve Temsilciler Meclisi’ne 1896’da yeni bir tasarı sunuldu. Bu tasarı ile Ermenilerin can güvenliğini korumak için Osmanlı’ya askeri müdahale yapılması istendi. ABD’nin Türk dostluğu..! bu tarihlerden itibaren somut hale geldi. İngiliz, Fransız ve Rus basın organları da bu tür faaliyetlerden geri kalmadı. Türkler aleyhine kendi kamuoylarını yaratmaya çalıştılar. Batının rüzgârını arkalarına alan Ermenileri artık kim tutabilirdi. 1915 yılına gelmeden evvel yabancı ülkelerle ve Birinci Dünya Savaşında ise düşmanla işbirliği yaparak devletin başına birçok gaileler açtılar. Sırasıyla bunlar; Birinci Dünya Savaşı öncesinde yaptıkları başkaldırılar; Musa Bey Olayı, Erzurum Olayı Kumkapı Gösterisi (Temmuz 1890), Birinci Sasun İsyanı , 1895 Zeytun İsyanı, I. Van İsyanı, Osmanlı Bankası Baskını, İkinci Sasun İsyanı, Yıldız Suikastı ve Adana Olayı.
Birinci Dünya Savaşında; Bitlis İsyanları, Erzurum İsyanları, Elazığ İsyanları, Diyarbakır İsyanları, Sivas İsyanları, Trabzon Olayları, Yozgat Olayları, II. Van İsyanı, Şebinkarahisar Olayı, Bursa Olayı, Adana Olayları, Urfa Olayları, Fındıkçık Olayı, Musa Dağı Olayı, İzmit ve Adapazarı Olayları. Bütün bu olaylara bakıldığında ve Birinci Dünya Savaşı ile başlayan savaşlar Avrupa ülkeleri için dört yılda biterken. Türkler ’in 12 yıl savaştığını unutmamak lazımdır. O günün sözde medeni ülkelerinde bir azınlık böyle melanetler işleseydi ne yaparlardı. Bunun en çarpıcı örneği 1950 li yıllarda Fransızların, Cezayir’de yaptığı soykırımdır. Türkler ne yaptı: Türkler en insani davranışı 1915n yılında sergiledi. Ermenileri ihanetine rağmen kendi hâkimiyetindeki topraklara kendi tebaası olan Ermenileri zorunlu iskân etti. Geride bıraktıkları malvarlıklarına el koymadı. Malvarlıklarını tasfiye etti. Yani bedelini onlara ödedi. Ermenilerin daha dün Hocalıda yaptıklarıyla ne kadar katliamcı olduklarına sağır ve kör dünya şahittir. Buna rağmen her 24 Nisan’da Batının kızdırıp önümüze utanmadan siyaseten koyduğu mesele budur. Selam ve Saygılarımla. 18.Nisan 2022
Av. Mustafa ÖZKURT