A.Kemal GÜL,
Kızılderili kırda gezinirken yumurtaları üzerinde kuluçkaya yatmış bir yaban tavuğuna rastlar. Etrafına bakınırken ileride üç kartal yumurtası görür ve yumurtaları alır yaban tavuğunun üzerinde yattığı yumurtaların arasına koyar. Zamanı gelince yumurtalardan civcivler çıkmaya başlar. Civcivler arasında siyah kanatlı üç civcivde vardır. Tavuk anne yüreğiyle civcivleri büyütür. Civcivler piliç olmuştur. Siyah kanatlı bu üç piliç farklıdır daha iriyarıdır.
Gökte uçuşan kartalları gören siyah kanatlı bu piliçler diğer piliçlerden ayrılarak gördükleri kartallara doğru kanat açarlar. Çükü onlar da birer kartaldır artık.
Yaban tavukları kırlarda yaşamlarını sürdürmeye çalışırken yüksek tepelerin hâkimi kartalların yemi olmaya namzettirler artık.
*
Zamanın emperyalist ülkelerince tarumar edilmiş Osmanlının küllerinden bir millet doğacaktı. O millet Çanakkale savaşlarından tanıdığı kartalını bekliyordu. Çünkü o millet uçmaya hazır bekleyen bir kartaldı. Beklediği kartal sarı saçlı mavi gözlü beyaz yeleli müthiş Türk başbuğ Mustafa Kemal’di. O millet, tarihi kahramanlıklarla dolu Hz. Peygamberin methiyesine mazhar olmuş Müslüman Türk milleti idi.
Başbuğun önderliğinde, kartal yuvasını yeniden yapılandırma sancısını çeken o millet emperyalist güçlere karşı verdiği amansız savaşların sonucunda bağımsız devletini yeniden kurmuştu, yuvasına kavuşmuştu. O yuva, son kalesi Anadolu topraklarında modern bir Türk devleti, bağımsız bağlantısız bir cumhuriyetti.
Başbuğ için asıl savaş şimdi başlıyordu. Sıcak savaşlardan yorgun çıkmış, yetişmiş insanını bu savaşlarda kaybetmiş, okur/ yazar oranı yüzde beşi geçmeyen cahil bırakılmış imanı güçlü bir halk.
Cehaletin belini kırmak amaçlı yapılacak ilk iş eğitim seferberliğini başlatmak olacaktı. Muasır medeniyetler seviyesine erişmenin gerektirdiği inkılâplar yapılmalıydı. Milletleşmenin sağlam omurgasını çağa uygun yeniden inşa etmek gerekirdi. Çağdaşlaşmanın parametrelerini hayata geçirmek gerekirdi.
Başbuğ, deneyimli kadrosuyla birlikte bu inkılâpları, kararlı ve tavizsiz bir inançla gerçekleştirerek bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ni dünya milletler camiasında saygın yerine oturtmanın mutluluğuyla çok sevdiği milletine veda ederek sonsuzluğa kanat vurmuştu. Cumhuriyet Türk gençliğine emanetti.
Başbuğumuzun, her biri birer kartal olan Türk milletini kırlardan alarak yeniden oturttuğu kartal yuvasını yıkmaya yönelik, dün olduğu gibi bugün de küresel güçlerin güdümünde değişik terör odaklı ihanet şebekeleri işbaşında yıllardır verdikleri asimetrik saldırılarını sürdürmektedirler. Türk kültür genleriyle beslenmemiş sosyal yobazlar ile din yobazları o eşsiz insanın felsefesini kavramak istemedi. Hazmedemedi. Çünkü ihanet odaklarının kuluydular. Küresel güçler bu yumuşak dokuyu kullanarak çoğu kez ülkemize saldırıları sonucu hala kan ve gözyaşı akıtmaya sebep olmaktalar. Stratejik konuma haiz ülkemizle alakalı farklı hesapları vardır. Üniter, bağımsız devlet yapımız iç ve dış ihanet odaklarınca kuşatılmış durumdadır
Asıl hedefleri Çağdaş üniter Laik Cumhuriyeti dönüştürmektir.
*
İçinden geçmekte olduğumuz bu zaman tünelinde millet olarak bütünlüğümüzü koruyarak daha güçlü olma zamanıdır, dayanışmaya güç verme zamanıdır.
Vatanımızın bütünlüğü, milletimizin güvenliği adına savaşan askerimize, polisimize başarıları için dua ederken, bu uğurda hayatını kaybeden şehitlerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyorum, acılı şehit ailelerimize sabırlar diliyorum.
*
Millet olarak ihanet odaklarına karşı, ağababalarına karşı daha da güçlenerek çıkacağımız azim ve kararlığıyla yeni yıl 2023 e merhaba diyoruz. Milletimiz adına, ülkemiz adına, insanlık adına hayırlara vesile olması dileğiyle mümtaz değerlerimizin, vatanperver yurttaşlarımızın yeni yılını kutluyorum.
Edep, sevgi ve saygı dileklerimizle…
A.Kemal GÜL
( 06 Ocak 2023)