*Afrin’de bir canlı bomba terörist kadın kendisini patlatıyor. Amerikada yüksek tirajlı bir gazete
”bu kendilerini patlatanlar bizim müttefikimizse, Hiç şüphe yok ki, biz teröristlerle müttefikiz” diye yazııyor.
*Eski Amerika Savunma Bakanı Müsteşar Yardımcısı Orta Doğu uzmanı Michael Doran; “PYD, PKK’ dır kendimizi kandırıyoruz, Türkiye’ye karşı dürüst davranmadık” diyor.
*Amerikan Genel Kurmayı; “Suriye’nin kuzeyinde 30 bin kişilik ordu kurduk” diyor ve Amerika ile yandaşı ülkeler bölgeye 3000 tır dolusu silah gönderiyor. Bu silahları kullanmak için 30 bin değil, en az 60 bin kişilik insana ihtiyacı var.

Zeytin Dalı Harekatı’nda Afrin’in kuzeydoğusundaki stratejik Burseya Dağı, PYD/PKK’dan ele geçirildi. ( Ömer Koparan – Anadolu Ajansı )
*Pentagon; “Suriye Demokratik Güçlerinin (SDG) (PKK’nın yeni adı) Afrin’e kuvvet kaydırdığını biliyoruz. Fakat bu, bizim dışımızda gelişmiştir” diyor.
*Bir Amerikan televizyon kanalı da Türkiye’yi NATO’dan atalım diyor.
Diyorar ve güçlü bir devlet olarak, akılları sıra dünyayı kandırdıklarını sanıyorlar.
*Diğer yandan Amerikalı eski asker aktivist Kenneth N.O’Keefe; “El Nusra neyse, El Kaide’de odur. PKK, PYD, İŞİD, hep bunlar bizim küçük ortaklarımızdır. Bunlar çok acımasızdır ve ruh hastalarıdır. Biz bunları silahlandırıyorduk. Amaç Büyük İsrail’dir” diyor.
Türk askerinin Fırat Kalkanı harekatı ile başlattığı ve bu gün Afrin harekatı ile sürdürdüğü harekat, hiçbir zaman Suriyenin toprak bütünlüğüne tecavüz veya burada yaşayan halka karşı yapılan bir işgal harekatı değildir. Bu savaş doğrudan Türkiye’yi bölmeye, parçalamaya ve yutmaya çalışan ve bu amaçla Türkiyeyi güneyden kuşatan, Büyük Ortadoğu Projesini yürüten Amerikaya karşı verilen bir savaştır. Amerikanın eğitip donattığı, silahlandırdığı ve maaşa bağladığı El Kaide, El Nusra, PKK, PYD, YPG veya İŞİD adı altında oluşturduğu Amerikan Kara Kuvvetlerine karşı verilen bir savaştır. Bu terörist grupların tamamı Amerikan patentlidir ve bölgemizde 25 yıldır planlı bir şekilde Türkiyenin başına bela olarak yetiştirilmektedir. Türkiye bu teröre 40 000 kurban vermiştir. Amerikanın, Irak savaşında 25 000 ölüsü vardır. Irakta savaşan 1,5 milyon askerinin bugün beşyüzbini ruh hastasıdır. Onun içindir ki, Amerika bu bölgede teröristlerden ordu kurmuştur.
Amerika, terör örgütleri aracılığı ile Suriyenin kuzeyini boydan boya işgal ederek, bölgenin gerçek sahiplerini yurtlarından etmiş, Irak ve Suriye’deki Kürt gruplarını buralara taşımış, kantonlar kurarak, Iraktan Akdenize uzanan bir işgal bölgesi oluşturmuştur. Yeniden oluşturulan bu yaşam alanlarına kürtlerin hiç bir zaman ihtiyaçları olmamıştır. Kuzey Suriyede yaşayan 3,5 milyon Türk de bu arada yurtlarından edilmiş, bir taraftan Amerika, diğer taraftan Rusya uçaklarıyla bombalanarak kıyıma uğramışlardır. Rojova adı altında ortaya çıkan bu yeni koridor, gelecekte Ortadoğu ve Hazar petrollerini gasp etme hayalini sürdüren Amerikanın, Türkiyeyi dışlayarak, sahip olacağı petrol ve gazı dünyaya pazarlayacağı yeni yol ve platformun projesidir.
Amerikanın silahlandırarak teröristlerden oluşturduğu 50-60 bin kişilik ordu Türkiye ile savaşmak için hazırlanmaktadır. Bunu görmemek için gaflet içinde olmak lazımdır. NATO’ya ısrarla bu nasıl NATO birlikteliğidir diye yüksek sesle sormak gerekmezmi?
Amerikalıların İncirlikten kaldırdığı uçaklarla Kobanide kürt gruplara attığı silahları İŞİD ile PKK paylaşmıştı. Bu paylaşım geçtiğimiz günlerde Rakkada da devam etti. İŞİD, işgal ettikleri yerleri PKK’ya devretmekle başından beri olan ortaklıklarını bir daha göstermiş oldu. Biz bu kantonlar kurulurken, çok saf bir şekilde alet edildik, oyuna getirildik, Hatta Amerika tarafından aldatıldığımız gibi NATO tarafından da aldatıldık.
Fırat harekatı ile Cerablusa girdiğimizde Munbiç’e de Afrin’e de girmeliydik. O gün bölge bu günkü kadar Amerikan bayrakları silahları ve teröristleri ile donatılmamıştı. Fakat zararın neresinden dönülürse kardır. Amarika, NATO birlikteliğine saygılı ise, bir an evvel bayraklarını ve silahlarını alarak Munbiç’i terk etmelidir.
Bugün Afrin Zeyin Dalı harekatı, Türkiyenin nefsi müdafaasıdır. Meşru müdafaasıdır. Ülkemize yönelik bir işgal hareketine karşı koyma harekatıdır. Hiçbir kişi, kuruluş, Sivil Toplum Örgütü veya siyasi partinin, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yürütmüş olduğu bu harekatı siyasi çıkar olarak kullanması, bu harekata karşı çıkması ve bunu açık açık ilan etmeye kalkması son derece yanlıştır. Hele hele askerimizin moralini bozmaya yönelik açıklamalar affedilemez.
Bugün Türk Silahlı Kuvvetleri savaştadır. Devletimiz karar vermiş, ordumuz görevini yapmaktadır. Bu savaş milletçe hepimizindir. Gün birlik ve beraberlik günüdür. Milletçe Kahraman Ordumuza ve Güvenlik Güçlerimize destek olma günüdür. Bunun aksini düşünmek, bildiriler yayınlamak sadece Türk düşmanlarını sevindirir. Allah kahraman ordumuzu bu harekâtta ve daima muzaffer eylesin. Şehit düşen Mehmetciklerimize Allah rahmet eylesin, mekanları cennet olsun.
Kızılelmaya gidiyoruz, yolumuz bahtımız açık olsun. Allah vatanımızı, milletimizi, ordularımızı korusun,
Amin.
KIZILELMA TURAN
Türküz tarihimiz binlerce yıllık Güneş bayrağımız, gök çadırımız
Hep egemen olduk yapmadık kulluk Güneş bayrağımız, gök çadırımız
Cihana hükmetmek bizim ülkümüz Altay’dan Tuna’ya yansır türkümüz
Tarih boyu tükenmez ki öykümüz
Güneş bayrağımız, gök çadırımız
Oğuzhan Atilla Sencer Alparslan
Osman bey Yıldırım büyük kahraman
Fatih Atatürk’le değişti zaman Güneş bayrağımız, gök çadırımız
Her dönemin farklı Kızılelması
Atilla’da Vatikan’ı alması
Alparslan’da Anadolu yaylası Güneş bayrağımız, gök çadırımız
Fatih’in ülküsü İstanbul şehri
Kanuni’de Viyana’nın ötesi Bağımsız Türkiye Ata ilkesi
Güneş bayrağımız, gök çadırımız
Sandılar ki ruhumuzu çaldılar Cevabını Sakarya’da aldılar
Türk’ü dimdik görüp şaşakaldılar
Güneş bayrağımız, gök çadırımız
Kızılelma Turan ellerde Kur’an
Türklük aşkı gönüllerde tutuşan
Vatan millet sevdasında buluşan
Güneş bayrağımız, gök çadırımız
Sakin ÖNER (30.01.2018)